Nöbetçi Eczaneler
Biz hala tartışıyoruz”
Yüz yüze eğitim hakkında değerlendirmelerde bulunan KESK Eğitim-Sen Sakarya Şubesi Başkanı Yücel Kaçar, “Biz hala okulları açsak mı, açmasak mı diye tartışıyoruz. Gerekirse fabrikaları kapatacaksın, ama okulları açacaksın. Bunun için çok geç kalındı” dedi.
‘BÜYÜK KAYIP YAŞANDI’
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, okulları 15 Şubat’ta yüksek kapasite ile açma arzusunda olduklarını açıklamıştı. Gazetemize konuşan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eğitim Sen Sakarya Şube Başkanı Yücel Kaçar, yüz yüze eğitimde çok geç kalındığını, ancak okulların açılabilmesi için gerekli şartların da sağlanmadığını söyledi. Kaçar, “Yüz yüze eğitim için aslında iki tane temel soru var. Bir, yüz yüze eğitime başlanmalı mı? İki, bugünkü koşullarda yüz yüze eğitime başlanılabilir mi? İlk sorunun cevabı; yüz yüze eğitime başlamak için çok geciktik. 10 ay çocuklarımız için inanılmaz, korkunç bir kayıp” şeklinde konuştu.
‘UZAKTAN EĞİTİM EĞİTİM DEĞİLDİR’
10 aydır çocukların iyi eğitim alamadığını söyleyen Kaçar, “Uzaktan eğitim dediğimiz şey öğretmenler açısından eğitim falan değildir. Biz bunu uzaktan ders diye nitelendiriyoruz. Eğitimde akran eğitimi, sosyal etkileşim vardır. Pek çok akademik alan var. Öğrencinin öğrenciyle, öğrencinin öğretmenle etkileşim halinde olması lazım. Bütün bunların olması lazım ki, eğitim süreci işlesin. Uzaktan eğitimde bunların hiçbiri sağlanamadığı için bu eğitim falan değildir. Tabii uzaktan eğitim yöntemi kullanılır mı? Elbette kullanılır. Bütün dünyada çok büyük salgın olduğu zaman kullanılır. Çocuklar eğitim-öğretimden kopmasınlar diye geçici bir süre, koşullar sağlanıncaya kadar en fazla üç ay olur. Ama 10 ay boyunca çocuklar doğru-düzgün eğitim alamıyorlar. Eylül ayında kademeli olarak yüz yüze eğitime geçilmeye çalışıldı, ama koşullar sağlanamadığı için, gerekli önlemler alınamadığı için ne yazık ki tekrar geri adım atıldı. Peki, bugün ne durumdayız? Değişen hiçbir şey olmadı. Okullar için ne yapıldı? Hiçbir şey” ifadelerini kullandı.
YAPILACAK 5 İŞ
Yüz yüze eğitime geçilmesi için öncelikle 5 unsurun yerine getirilmesi gerektiğini ifade eden Yücel Kaçar, “Bunlar çok basit şeyler. Birincisi; sınıfların mevcudu seyreltilmeli ve ortaya çıkacak derslik ihtiyacı karşılanmalı. İkincisi; bütün çocukların ve öğretmenlerin taramadan geçirilmesi ve bütün eğitim emekçilerine aşı yapılması. Okul hademesi, servisçi, kantinci dâhil. Üçüncüsü; okullara temizlik personeli atanması. Mevcut personel normal zamanlar için bile yeterli değil. Dördüncüsü; personelin kullanacağı temizlik malzemelerinin temin edilmesi. Bunlar devasa belediye bütçeleri yanında para değil, bulunabilecek şeyler. Beşincisi ve en önemlisi bütün bunları yapabilmek için bütçe” diye ifade etti.
‘BİR YIL YOL YAPMA’
Bütçe konusuna özellikle vurguda bulunan Kaçar, “2021 bütçesi içerisinde Milli Eğitime yüzde 10 bütçe ayrıldı. Bu bütçe eğitim sorunlarını çözmeye yeterli değil. Pandemi sürecinde özel bir bütçe ayrılması gerekiyor. Köprüyü yapma ertele; üç sene sonra yap. Bunlar her zaman yapılır ama eğitim kaçtığı zaman bir daha geri dönüşü yok. Bir çocuk bir yıl eğitimden mahrum kaldığı zaman bir yılı gitti demektir. 18 milyon çocuk bir yıl eğitim almayınca 18 milyon yıl yapar. Yol yapmak isteyen parayı yola harcar, eğitim vermek isteyen parayı eğitime harcar. Bu kadar basit. Tabii bunları yapmak için irade lazım” dedi.
‘9 MİLYON ÖĞRENCİ DERSLERE GİREMEDİ’
Almanya’da, İngiltere’de, Çin’de okulların açık olduğunu söyleyen Kaçar, “Biz hala okulları açsak mı, açmasak mı diye tartışıyoruz. Gerekirse fabrikaları kapatacaksın ama okulları açacaksın. Bunun üzerinde tartışmaya bile gerek yok. Bir an önce okulların açılması gerekiyor. Ama açılabilir mi? Bu beş maddeyi yeri getirseydiniz açılabilirdi. Uzaktan eğitim derslerine 3 milyon çocuk erişemedi. Bu devletin kendi açıkladığı rakam. UNİCEF de ilaveten 6 milyon diyor. Türkiye’de kaç milyon öğrenci var 18 milyon. Yani öğrencilerin yarısı derslere giremiyor. Peki, bu derslerin içerikleri ne? Kimse bu derslerin içerikleri ile ilgili bir söz etmedi” ifadelerini kullandı.
‘ÇOCUK İŞÇİLİK ARTTI’
Uzaktan eğitim sürecinde çocuk işçiliğin arttığını vurgulayan Yücel Kaçar, “10 aydır çocuklar eğitimden uzak. Okulun işlevi sadece ders vermek değil ki. Okula götüremediğimiz çocukların hepsi şu an sanayide. Çocuk işçilik ne durumda? Kız çocuklarının evlerindeki durumu ne? Aile içi şiddet, taciz, istismar ne durumda? Bunları hiç kimse konuşmuyor. Okul, bunların hepsini engelliyordu. Özellikle birinci sınıf öğrencilerinin, ikinci sınıf öğrencilerinin hemen yarın okula başlamaları gerekiyor. Üniversite sınavına girecek öğrencilerin hemen yarın eğitime başlamaları lazım. Parası olan aileler çocuklarına özel öğretmen tutuyor, ya parası olmayanlar ne yapacak? Kimle, nasıl yarışacaklar? Burada çok büyük bir eşitsizlik ortaya çıkıyor” dedi.
Adapazarı Akşam Haberleri / Nazile Akarsu
