Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kışlaçay Mahallesin’de Fındık Gübreleme Ve Çapalama Çalışması Yapılıyor!

Kışlaçay Mahallesinde Fındık Hareketliliği

Kışlaçay Mahallesinde Fındık Hareketliliği

Kışlaçay Mahallesinde Fındıkçılık İle Uğraşan Vatandaşlar Tarlalarında Ve Bahçelerinde Gübreleme Ve Çapalama Hareketliliği Başladı.Tarlası Olan Mahalle Sakinleri Nisan Ayında Gübreleme Çalışması Yapıyor..

Kışlaçay Köyünde Fındık Köklerine Dökülen Potasyum Nitrat Gübresi Zamanı Başladı.Vatandaşlarımız Fındık Köklerine Gübreleme İşlemi Yaptılar.Yağışlı Geçecek Olan Bu Hafta Sonunda Fındık Ağaçlarına İyi Geleceğini Belirttiler.

Ayrıca Kışlaçay Köyüne Toprak Analizine Gelen Mühendisler Belirlenen Yerlerden Toprak Analiz Edecekler Bu Analiz Sonucunda Toprak ta Neler Eksik Oldugu Beli Olacak..

Potasyum Nitrat nedir?

Potasyum Nitrat (13-0-46) bitkiler için çok önemli iki besin maddesini taşıyan, verim ve kalite artırıcı bir gübre çeşididir. Bitkiler tarafından tercih edilen %13 azot (N) ve %46 potasyum (K2O) ihtiva eder. İçerdiği bütün azot, nitrat (NO3) biçimindedir ve bitkiler tarafından hemen alınabilir. Nitrat (–) elektrik yüklü olduğu için diğer besin maddelerinin de (K+, Ca++, Mg++) alımını teşvik eder. Gübrelerin harmanlanmasında ve sıvı gübre hazırlanmasında en iyi karışım gübresidir.

Nerelerde kullanılır?

Potasyum Nitrat gübresi sodyum ve klor içermediğinden güvenli bir şekilde bütün bitkilerde kullanılabilir. Sebzelerde her türlü sulama sistemiyle kullanılabilir. Bol, düzgün ve kaliteli ürün alınmasını sağlar. Narenciyede meyve miktarını ve kalitesini artırır; meyve dökümünü önler. Patateste Fındıkta daha iri ve kaliteli ürün alınmasını sağlar. Depo kayıplarını azaltır. Kuru madde oranını artırır. Sert çekirdekli meyvelerde çiçeklenmeyi, meyve miktarını ve kalitesini yükseltir. Dormantlığı kırıcı olarak da rol oynar. Kavun ve karpuzda yüksek aroma, renk ve şeker oranı sağlar. Kabuk parlaklığını, hastalıklara dayanıklılığı artırır ve erken olgunlaşmayı sağlar. Pamukta koza adedini, ağırlığını ve lif kalitesini artırır. Bütün çiçeklerde güvenli olarak kullanılır. Renk ve düzgünlük gibi unsurlarla çiçek kalitesine doğrudan etki eder. Bağda ürün ve kaliteyi artırır. Şeker miktarını yükseltir ve hastalıklara karşı direnci artırır. Tütünde yüksek ürün ve kaliteli yaprak elde edilmesini sağlar.

Kullanım şekilleri

Potasyum Nitrat gübresi topraktan, yapraktan ve sulamayla birlikte (damla ve yağmurlama) uygulanabilir. Üç ayrı tipi mevcuttur: Pril, kristal ve düşük pH değerli potasyum nitrat.

Pril tipi direkt toprak uygulamaları için uygundur. Makine ve elle serpme yoluyla kullanımı kolaydır. Diğer tanecik veya pril şeklindeki gübrelerle karıştırılabilir. Ekim öncesi veya çapa ve sulamada uygulanır.

Kristal tipi ise damla sulama sistemleri ve yapraktan uygulamalar için uygundur. Düşük pH’lıdır. Suda çabuk ve tamamen eridiğinden bütün sulama sistemlerinde kolayca kullanılır ve sistemlerde tıkanma yapmaz. 1 litre sulama suyunda 200 gr Potasyum Nitrat eritilebilir. Çabuk sonuç almak için yapraktan tatbik edileceği zaman ilaçla beraber verilebilir. Uygun dozajda bütün ilaçlarla karıştırılıp atılabilir. Yağmurlama sistemiyle sulamada da emniyetle kullanılabilir.

Fındık, bitkisel literatürde, Fagales takımının Betulaceae familyası  Corylus cinsi içinde yer almaktadır. Bu cins bitkilerin özelliği kışın yaprakları döken çalı ve ağaçlar olmalarıdır. Fındıklarda kromozon sayısı 22 yada 26 olarak bildirilmektedir. Bu nedenle fındık türlerinin sınıflandırılmasında ayırt edici farklılık olarak bitkinin morfolojik, pomolojik ve zuruf özellikleri kullanılmaktadır.

Corylus cinsi içindeki bütün türler, monoik-diklin çiçek yapısına sahiptir ve rüzgar ile tozlanmaktadırlar.

Çiçekleri bir evcikli ve bir eşemlidir. Erkek çiçekler, kış aylarında olgunlaşır ve tozlarını saçarlar. Bu dönemde dişi çiçeklerde ne yumurtalık ve ne de yumurta hücresi oluşmamıştır. Dişilerde yumurta hücresi ilkbahar aylarında olgunlaşır ve döllenme tozlaşmadan 3-5 ay sonra gerçekleşir.

Corylus cinsi, çiçeklerini bu özellikleriyle diğer bitki cinslerinden ayıran bir özellik gösterir. Çiçeklenmenin kış aylarında oluşu herhangi bir yerde ekonomik anlamda bir fındık yetiştiriciliğini sınırlayan ve belirleyen önemli unsurlardan biridir.

MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ
Fındık kültür çeşitleri ülkelere ve yörelere göre değişiklik göstermektedirler. Türkiye’de fındık kültür çeşitleri genellikle, 3-4 metreye kadar varan çalı formunda bulunmaktadır.

ABD’de ise tek gövdeli ağaç şeklinde fındık yetiştirilmekte ve boy uzunluğu 6 metreye kadar çıkmaktadır. Amerika’da fındık tarımı Oregon eyaletinin Willamette vadisinde yapılmaktadır.

Dip ve kök sürgünü oluşumu çalımsı çeşitlerde, ağaç formunda yetiştirilenlere göre daha fazladır. Fındıklarda kökler çok derine gitmez. Kazık kök çok az bulunmaktadır.

Fındık çeşitleri arasında ağacın kuvveti, büyüme şekli, dip sürgünü oluşturma eğilimi yönünden önemli farklılıklar vardır. Türk çeşitleri içinde Çakıldak, Kargalak, Kan, İncekara ve Kuş çeşitleri zayıf, Tombul, Palaz, Foşa, Kalınkara, Uzunmusa, Sivri ve Yuvarlak Badem çeşitleri arto düzeyde kuvvetli, Mincane, Cavcava, Acı ve Yassı Badem çeşitleri ise kuvvetli gelişme göstermektedir. Aşırı gelişme genellikle düşük verim ile ilişkilendirilmektedir.

Tomurcuklar

Fındıkta tomurcuklar almaşık olarak dallar üzerinde sıralanırlar. Yumurta biçiminde ve yuvarlaktırlar.

 Yapraklar

Yapraklar ilkbahar da açar, sonbaharda bitkinin dinlenmeye girmesiyle birlikte dökülürler. Fındık yaprakları iri, yuvarlak veya hafif uzunca, sap tarafı yürek biçiminde, kenarları testere dişli ve yer yer derin dişli, üst yüzü buruşuk, alt yüzü hafif seyrek tüylü ve kısa saplıdır.

Çiçekler

         a- Erkek Çiçekler:

Sonbaharda büyümeye başlayan erkek çiçekler 6-7 cm uzunluğunda püskül gibi sarkık, silindirik başaklar halindedir. Çoğunlukla ağacın kısa dalları üzerinde meydana gelen çiçekler, yaprakların dökülmesinden sonra dallardan sarkarlar. Her braktenin dibinde kendisine yapışık yüksek yapraklı ve dibine kadar ikiye bölünmüş dört anteri olan bir çiçek vardır. Anterler olgunlaştıkları zaman bol miktarda çiçek tozu verirler. Bir püskülde 6 milyona yakın çiçek tozu vardır.

b-Dişi Çiçekler:

Dişi çiçekler, ağacın bir tepe tomurcuğu yada yan tomurcuk içinde yer alırlar. Dişi çiçekleri taşıyan tomurcuklar, küçük ve dik durumdadırlar. Aralık ya da Ocak ayından itibaren çiçeklenmenin başlangıcına kadar dişi çiçek salkımları  diğerlerinden göz ile kolaylıkla ayrıt edilemezler. Dişi çiçek salkımları tomurcuğun uç kısmından dışarı doğru çıkan kırmızı stigmalar demetinden oluştukları için karanfil olarak da adlandırılırlar. Her dişi çiçek, bir braktenin dibinde 2 çiçek olmak üzere 2.4 ve 6 tanesi bir arada başakçık oluşturacak şekilde bulunurlar.

Döllenme zamanı tomurcuk pulları arasından bu çiçeklerin her birindin ikişer tane olmak üzere uzun ve dar bir yelpaze şeklinde koyu kırmızı veya menekşe renkli dişicik tepeleri ortaya çıkar.

          Zuruf

Ağaç üzerinde fındık meyvesini saran olgunlaşma döneminde yeşil renkli, boru şeklindeki tek parçalı koruyucu yapraktır. Fındığın türlerine göre meyveyi tamamen veya kısmen örter. Ucu az veya çok dilimli olarak değişkenlik gösterir.

 Meyve

Fındığın içi dış kabuğunun şekline uygun olarak sivri veya badem şeklindedir. Üzeri sarı, kahverengi veya kırmızı ince kabuk ile örtülüdür. Meyve içi, düz veya eğri bir göbekbağı ile kabuğa bağlıdır.

Döllenme

Fındık tek evcikli bir bitki olup, erkek ve dişi çiçekleri aynı bitki üzerinde ancak değişik yerlerde oluşmaktadır.

Çeşide bağlı olarak Kasım ayından itibaren çiçeklenme başlamakta ve yine Şubat ayı sonuna kadar devam etmektedir.

Dişi çiçek kümesi (karanfil) daha çok bitkinin yan dallarında oluşur. İlk olarak kırmızı, pembe ve  mor renkli stigmalar görülmeye başlar. Stigmaların görülmeye başlamasından bir süre sonra, dişi  çiçek tozu kabul edebilir hale gelirler. Ancak bu dönemde bile yumurtalık tam olarak olgunlaşmamıştır.

Erkek çiçek salkımları (püs) ise o yılın sürgünü üzerinde oluşur. Yine çeşide bağlı olarak Kasım ayı sonlarından başlayıp, Şubat ayına kadar püsler olgunlaşıp açarlar. Püsler olgunlaşıp anterler patladıktan sonra, etrafa yayılan çiçek tozları stigma üzerine gelmekte ve tozlanma olmaktadır. Stigma üzerine gelen çiçek tozları burada çimlenirler. Dişicik borusu içinde oluşan çim boruları yumurtalığın gelişmesine kadar duraklarlar. Mayı ayına doğru havaların ısınmasıyla olgunlaşan yumurtalık, çim borusunun yeniden hareketlenmesini sağlar. Yeniden hareketlenen çim borusu yumurtalık tabanına kadar uzayarak döllenmeye sağlar.

    İklim

Fındık., don tehlikesinin nadir olduğu, ortalama kış sıcaklığının eksi 8 derecenin altına düşmediği, en yüksek sıcaklığın ise 36-37 derece ve yıllık ortalamanın ise 13-16 derece olduğu ortamlarda ideal olarak yetişir.

Haziran ve Temmuz aylarında yüzde 60 oranında neme, yıllık yağış toplamının 700 mm’nin üzerinde olması ve bu yağışın aylara dengeli dağılması gerekir. Fındık için rakımı 600 metreyi geçmeyen bölgeler daha  uygundur.

Fındık diğer bir çok meyve türünün aksine kış ayları boyunca çiçek açmaktadır. Bu nedenle aşırı kış soğuklarına duyarlıdır. Kışın aşırı yağış tozlanmaya engel olur. İlkbahar geç donları da fındık yetiştiriciliğini sınırlayan diğer bir iklim etmenidir.

Denizden uzak olan iç kesimlerde ekonomik anlamda fındık yetiştirilmesini sınırlandıran en önemli faktör çok düşük kış sıcaklıklarıdır.

         Toprak

Fındık toprak isteği bakımından fazla seçici bir meyve türü değildir. Bununlar beraber her üründe olduğu gibi verimli topraklarda daha iyi bir gelişme gösterir.

Fındık, derin, verimli, drenajı iyi olan topraklarda ideal ölçülerde yetiştirilebilmektedir. Uygun toprak tipleri arasında tınlı-humuslu, killi kumlu ve organik maddelerce zengin olan topraklar sayılabilir. Aşırı derecede ıslak olan alanlarda, ağaçlar yüksek toprak nemini tolere edemeyecekleri için mutlaka drenaj yapılmalıdır. Sıkı ve ağır topraklar ile kuru kireçli topraklarda fındığın gelişimi yetersiz olmaktadır.

ÖNEMLİ TÜRLERİ

1– Adi Fındık (Corylus avellana): En geniş yayılma alanı bulmuş fındık türüdür. Trakya’dan Doğu Karadeniz’e kadar uzanan dağlar, Kafkas Dağları ve İtalya yabanilerinde rastlanmaktadır. Avrupa’nın hemen hemen tamamına yayılmıştır.

2- Corylus Colurna (Türk Fındığı): Ana vatanı Karadeniz sahilleri, Trakya ve Makedonya olarak bilinmektedir. Bu fındık türü 1582 yılında  İstanbul’dan Avusturya’ya götürüldüğü için Türk fındığı adını almıştır.

3- Corylus Maxima (Lambert veya Kan fındığı): Kültür ve yabani formları mevcuttur. Balkan yarımadasının kuzeyinde, Anadolu’nun Kuzey doğusunda ve İtalya’da yabani formlarına rastlanmaktadır. Güney Asya’da da yaygındır.

4- Corylus Ferox : Bu fındık türü 10 metre kadar boylanabilen ağaç şeklindedir. Genç sürgünleri ince tüylerle kaplıdır. Bu tür Himaliya’larda yaygın olup, Çin’de de bulunmaktadır.

5- Corylus Chinensis Franch:  Bu tür 40 metreye kadar boylanabilen ağaç şeklindedir Çin’de yaygındır.

6- Corylus Pontica: Genellikle Batı Asya’da rastlanın çalı formundaki bu türün yaprakları kalp şeklinde yuvarlağımsı ovaldır. Meyveleri iri, geniş ve ovaldır.

7- Corylus Heterophylla Fisch: Japonya’dan Batı Çin’e kadar yayılma gösteren bu tür, 4 metreye kadar boylanabilen ağaç formundadır.

8- Corylus Americana Walt: Kanada’dan Floridaya kadar yayılma gösteren bu tür, 1-3 metreye kadar boylanabilen çalı formunda bitkidir.

9- Corylus Mandschurica Maxium: Mançurya ve Kore’de yaygın olan bu tür 5 metreye kadar boylanabilen çalı formundadır.

10- Corylus Sieboldiana Blume: Japonya’da yaygın olan bu tür 5 metreye kadar boylanabilen çalı formundadır.

11- Corylus Rostata: Kuzey Doğu Amerika’da yaygın olan bu tür 0.6-0.8 metre boylanabilen çalı formunda bitkidir.

12- Corylus Californica Rose: Kaliforniya’dan Washington’a kadar yayılma alanı gösteren bu tür 7 metreye kadar boylanabilen bir çalıdır.

FINDIK TARIM TAKVİMİ

Ocak

Dişi çiçekler diğer adıyla karanfiller fındık dalarında kendi-lerini göstermeye başlarlar. Pulcuklarla örtülü bir tomurcuğun ucundan çıkan, çeşitlere göre kırmızı, bordo ve pembe renklerde değişen kıl gibi ince uzantıları olan bu dişi çiçekler, ileride birer fındık çotanağı olacaklardır.

Bol ürün alınmak isteniyorsa, bu karanfillerin sağlıklı olmaları ve soğuklardan etkilenmeden döllenmeleri gerekir. Bu bakımdan kış aylarında veya sonrasında gelen geç ilkbahar donlarına karşı bu aylarda önlem alınmalıdır.

Bunun içinde, genellikle mart ayı sonlarına kadar, bahçe içinde kolay yanıcı, sis veya duman veren, çalı-çırpı veya diğer  yanıcı materyal temin edilerek rüzgarın geldiği yönlere yığıl-malıdır. Bunlar don tehlikesi baş gösterdiğinde, gaz yağı gibi kolay yanıcı maddelerle tutuşturularak fındık bahçeleri dondan korunur.

Yine bu ayda tomurcuklar patlamadan önce Virgül koşnili ile ilaçlı mücadele yapılır.

Ayrıca, özellikle kumlu topraklarda  görülen Dalkıran zararlısı ile kültürel mücadele için de bulaşık ve kurumuş dallar toplanarak yakılabilir. Bu işlem gelecek aylarda da sürdürülür.

Şubat

Fındıklarda dişi çiçekler yani karanfiller iyice olgunlaş-mışlar, erkek çiçekler diğer adıyla püslerde fenerlenmeye yani çiçek tozlarını yaymaya başlamışlardır.

Özellikle yağış olmadığı hele de hafif hafif esen rüzgarlı günlerde fındık bahçeleri sapsarı bir tül gibi görünmeye başlar. Bu, sarı renkli çiçek tozlarını rüzgarlarla uçarak karanfillere ulaşması ve döllenmesinin başlayacağının işaretidir.

Havalar bu ayda ne kadar güzel geçer, ne kadar çiçek tozu uçuşur ve karanfillere ulaşırsa ve  döllenme ne kadar iyi olursa, o yıl üründe o kadar bol olabilecek demektir.

İyi ve bol ürün almak için, döllenen karanfilleri de iyi beslemek gerekir. Bunun için yanmış çiftlik gübresini bu aydan itibaren verilmelidir. 3-4 yılda bir kullanılan çiftlik gübresi ocakların  çevresine dal izdüşümüne (dalların tam altına) gele-cek şekilde 25-30 kg. kadar ve kesinlikle toprağa karıştırılmak suretiyle verilmelidir.

Bir ton yanmış çiftlik gübresinde 5,5 kg azot, 2,5 kg fosfor, 5,5-6 kg potasyum ve diğer bazı bitki besin maddeleri bulun-makta, ayrıca verilen toprakların yapısını da iyileştirmektedir.

Bu sıralarda, zarar yapmaya başlayan kozalak akarı’nı ve kışı kozalak içinde geçiren filiz güvesi’ni yok etmek için kozalakların elle toplanarak yakılması oldukça yararlıdır.

Kullanılan çiftlik gübresi yanmamış ise, bahçe gübreden yeterli faydayı göremeyecektir.

Mart

Mart ayında bitkilerin ihtiyacı olan besin maddeleri yani gübre toprağa verilmelidir. Özellikle azotlu gübrelerin tavsiye edilen miktarının yarısı bu ay içinde, çiftlik gübresinde olduğu gibi, dal izdüşümlerine serpildikten sonra 5-10 cm derinlikte çapalanan toprağa karıştırılmalıdır.Yalnız gübre verilmeden önce toprak analizleri yaptırılıp gübreyi ona göre vermek gerekir.

Gübrelerin çapalanarak toprağa karıştırılması ile hem gübrenin yararı sağlanmış; hem de kışı toprakta geçiren çeşitli zararlı böceklerle kültürel mücadele edilmiş olur.

Çeşitli tomurcukların arasına girerek Kozalak veya fındık gülü adı verilen Fındık Kozalak Akarı zararlısı ile ilaçlı mücadeleye de havaların sıcak gittiği yıllarda yine bu ay sonlarında, yeni sürgünlerde dipten itibaren, üçüncü yaprak geriye devrildiğinde ilaçlı mücadeleye başlanır..

 Fındık Yaprak Deleni ile ilaçlı mücadele de yine bu ayın başlarından itibaren larvaları galeri açmadan önce yapılır.

Bu ayda ilkbahar  geç donlarından erken yeşillenen bahçelerde zararlarına karşı önlemler alınmalıdır.

Bu arada kıştan zarar görmüş sürgün ve dalların ayıklanması yine devam edilir.

         Yazlık (azotlu) gübrelerle, ahır gübrelerinin ocakların dibinden 50-60 cm uzaklıkta, dalların altına gelecek şekilde serperken, mutlaka çapalanmalı ve toprağa karışması sağlanmaktadır.

Nisan

Fındık dalları artık yeşermeye, bahçeler yemyeşil bir örtüye bürünmeye başlamıştır.Fındık çotanakları da bu aydan itibaren belirmeye başlar.

Genelde fındık bahçelerinde Fındık Kozalak Akarı ile ilaçlı mücadelenin yapılabildiği dönem bu aydır.Ocak başında ortalama 30 kozalak var ise yeni sürgünlerde dipten itibaren 3. yaprak geriye devriliyorsa derhal ilaçlamaya başlanmalıdır. Böylece Fındık Filiz Güvesi ile de mücadele edilmiş olur. Çünkü, fındık filiz güveleri de kışı kozalakların içinde geçirirler ve ilkbaharda yeni gelişen tomurcuklarla sürgünlerde galeri açarak kurumalarına neden olurlar. İlaçlama 15 gün sonra tekrarlanırsa daha iyi sonuç alınır. İlaç atılan bahçelere 30 gün  süre ile hayvan sokulmamalıdır.

Özellikle urlu ve şekilsiz iç fındık zara şekliyle tanınan ve halk arasında pis kokulu böcek olarak bilinen Fındık Yeşil Kokarcası zararının yoğun olduğu bahçelerde kışlamış erginlere karşı ilaçlı mücadele Nisan ayının ikinci yarısında yapılır.

Sabahın erken saatlerinde 10 ocak silkelenmeli ve en az 1 kışlamış ergin düşerse ilaçlama dekara 8-10 lt su artırılarak yapılmalıdır.

Azotlu gübreleme geçmişse bu ay içinde de kullanılabilir.

         Zirai mücadele başarı; hedef zararlıya etkili ilacın önerilen dozda ve zamanda kullanılmasıyla mümkündür.

Mayıs

Tüm canlıların kış uykusundan çıkıp faaliyete geçtiği, fın-dık çotanaklarının dirilip dane içlerinin oluşmaya başladığı bu ayda fındığın zararlıları da zara vermeye başlamışlardır.Bu ba-kımdan mayıs ayındaki zararlı mücadelesine önem verilmelidir.

Bir çiftçinin yaklaşık 200 meyveye zarar veren, fındığın en yaygın zararlısı olan Fındık Kurdu ile mücadele danelerin  mercimek iriliğine ulaştığı bu ayda yapılır. Bunun için: sabahın erken saatlerinde dallar 3×3.5 metre boyutunda beyaz bir beze silkelenerek fındık kurdu erginine bakılır. Eğer her 10 ocaktan en az 3 ergin böcek düşüyorsa kesinlikle ilaçlama yapılmalıdır.

Fındık kurdu için çok çeşitli ilaçlar varsa da; gerek çevreye ve özellikle kuşlarla arılara zarar vermemek için sulandırılır ilaçlar kullanılmalıdır. İlaçlanan bahçeye üç hafta hayvan sokulmamalıdır.

Tavsiye edilen azotlu (yazlık) gübrenin ikinci yarısı bu ayın sonlarına doğru ilk yarısındaki gibi (mart ayında ) uygulanır.

Fındık bahçelerinde; yapraktan verilen mikro (iz) element içeren yaprak gübreleri, mayıs- temmuz ayları arasında 15-20 gün ara ile 2-3 defa uygulanmakta olup, ilk uygulamasına ise bu ayın sonlarına doğru başlanılmaktadır.

         İlaçlama yapılan bahçeye belirtilen süre içinde hayvan sokulmamalı ve bahçedeki meyveler iyice yıkanmadan kesinlikle yenmemelidir.

 
Haziran

Yazın başlangıcı sayılan bu ayda daneler gelişip çotanaklar dirilmeye başlamıştır.

Bahçede ısırgan, böğürtlen gibi yabancı otlara karşı herbisit (yabancı ot ilacı) uygulanması bu ay sonlarına doğru yapılır.

Fındık ocaklarındaki dip sürgünleri şayet sonbaharda temizlenmemişse bu ayda da temizlenebilir.

Fındık dallarında bitki öz suyunu emerek beslenen ve bitkinin zayıf düşmesine hatta kurumalara neden olan Fındık Kahverengi Koşnili’nin hareketli 1. dönem larvalarına karşı yapılan ilaçlı mücadele başarı sağlamaktadır.Haziran ayı sonlarına doğru (yumurtadan çıkışın tamamlanmasına yakın) ilaçlı mücadele yapılmalıdır.

Büyük yayılım göstererek üreticilerin de yoğun şikayetine neden olan bu zararlıyla ilaçlı mücadeleye başlamadan önce bahçeden tesadüfen alınan 10 ocaktan işaretlenen 3’er bulaşık sürgün yani toplam 30 sürgünün her birinde 5 canlı koşnil var ise ilaçlı mücadele yapılmalıdır.

Başarılı bir ilaçlama için tüm yaprak, dal ve sürgünlerin tamamen ilaçlanması gerekir

Bu ayda ayrıca Dalkıran zararlısıyla da ilaçlı mücadele ya-pılır. Zararlıyla bulaşık bahçelerde haziran ayının ikinci yarı-sında bahçe gezilir dallarda galeri açmaya başlamış ergin dişi böceklerin çıkardığı taze odun talaşı görüldüğünde ilaçlamaya başlanmalı ilk ilaçlamadan 15-20 gün sonra ikinci ilaçlama yapılalı.

 
Temmuz

Fındık içleri meyveyi doldurmuş, kabukları da iyice sertleşmiştir.

Yağışların az olduğu bazı yıllarda kuraklık baş gösterir. Fındık bahçelerinin bu olumsuz şarttan etkilenip, bitkinin su dengesinin bozulmasına dolayısıyla, meyve içinin iyi teşekkül etmemesi ile hasat önü dökümünün artmasına sebep vermemek için, imkanlar elverdiğince bahçeler sulanmalıdır.

Fındıkları toplanması yaklaşmıştır.Bahçelerde hasat önü temizliği evde, harmanda araç-gereç onarımları ve eksiklerin giderilmesi, harman yerinin hazırlanması gerekir.

 Fındık kokarcası’nın yoğunluğu fazla ise ilaçlama yapılabilir. Bunun için nisan ayında belirtilen ilaçların her hangi biriyle (değişik olması tavsiye edilir) dekara 50 lt su akıtarak nimf ilaçlaması yapılır.

İleride uygun ve yeterli gübre kullanmak amacıyla analiz yaptırmak için yaprak örneği de bu ayın  ikinci yarısı (hasattan 10-15 gün önce) alınmalıdır. Toprak örneği ise gübre verilmeden önce her zaman alınabilir.

 Gübreleme yapmadan önce; bahçe toprağının ve/veya fındık yaprağının analizi yaptırılarak belirlene cins ve ihtiyaca göre gübre kullanılmalıdır. Böylece boş yere gübre atılmamış ve toprağın yapısı bozulmamış olur.

Ağustos

Fındığın toplanmasına başlanır. Ürünü hasat ederken, tam olarak olgunlaşmasına azami dikkat edilmelidir. Olgunlaşma-dan hasat edilen fındıkta kalite ve randıman düşer.

Eylül

Harman zamanı geciken bazı yörelerde, ürünü sonbahar yağmurlarından iyi korumak gerekir.
Erken kurutulmayan veya naylon örtü altında uzun süre kalan fındıkların zarar görmemesi için gerekli tedbirler alınır.

Fındık hasadı tamamlandıktan sonra, Fındık filiz güvesi mücadelesi de yapılır. Bunun için yaprakların altına orta damar ile yan damarların birleştiği üçgen girintilerde kahverengi lekeler bulunup bulunmadığına bakılır, 100 yaprağın 15’inden fazlasında araz görülüyorsa ilaçlama yapılır.

Ekim

Toplama işlemi sürerken, gelecek yılın ürününü daha da artırmaya, yönelik çalışmalar Ekim’de de yapılır.

Bunun için budamaya önem  verilmelidir. Öncelikle fındık dalları ayıklanmalı kurumuş, kırılmış veya verimden düşmüş dallar hatta ocaklar çıkarılarak yerleri yeni genç kök sürgünlerine bırakılır.Bu arada gereksiz kök sürgünleri de ayıklanır.

Kışlık gübre denilen fosforlu ve potasyumlu gübrelerin verilme zamanı da Ekim-Kasım aylarıdır.

Genellikle 3 yılda bir verilen fosforlu gübrelerde, ocakların çevresinde dal iz düşümüne ( dalların altına) gelecek şekilde 10-15 cm derinlikte açılacak 20-30 çukura atılarak kullanılır.

Mayıs böceği larvaları ile ilaçlı mücadele de Eylül- Ekim aylarında yapılır. Bunun için 50×50 cm’ lik çerçeve ile bahçenin araz görülen 16 ayrı yerinde işaretleme gerçekleş-tirilir. Buralar 25 cm derinliğinde kazılır bir örtü üzerine alınan toprak incelenerek 1m2 de ( 4 çerçeve alan) 3 adet larva varsa toprak ilaçlaması yapılır.

Kasım

Kış mevsimin başlangıcı sayılan Kasım ayında havaların uygun olduğu zamanlarda, fındık bahçelerinde ayıklama işlerine devam edilir. Yine kışlık (fosforlu) gübre verilmesi geciken yörelerde bu işler tamamlanır.

Fındığın iyi gelişip bol ürün verebilmesi için yetiştiği torağın ph’nın 5-7 arasında olması gerekmektedir. Bu ay, toprak ve yaprak analizlerinin sonucunda bahçemize tavsiye edilen kireç, fındık ocaklarının dal izdüşümlerine serpildikten sonra 5-10 cm derinlikte çapalanarak toprağa karıştırılıp verilir.
Bahçeye tavsiye edilen kışlık gübrelerle kirecin aynı anda verilmemesi tavsiye edilir.
Mayıs aylarında mücadele edilen virgül koşnili ile bu ayda da ilaçlı mücadele yapılabilir. Öte yandan kurumuş dallar toplanırken dalkıran ile de mücadele edilmiş olur.
Kışı bol yağışlı geçen yörelerde çiftlik gübresi bu aydan itibaren verilebilir. Toprağa gübre verirken; ocak diplerine serpip bırakılmamalıdır.

Aralık
Fındık dallarında püsler irileşmiş, karanfillerin tomur-cukları şişmiş ve tam patlamaya hazır, yer yer kırmızı uçları görülmektedir.
Bu ayda toprak ve yaprak analizlerinin sonuçlarına göre diğer aylarda zaman bulamamışsa bahçelere kireç verilir, çitler, hendekler onarılır.

avcılar escort antalya escort ataköy escort ataşehir escort avrupa yakası escort bahçelievler escort bahçeşehir escort bakırköy escort beşiktaş escort beylikdüzü escort bodrum escort bursa escort eskişehir escort etiler escort fatih escort gaziantep escort halkalı escort izmir escort izmit escort kadıköy escort kartal escort kayseri escort kocaeli escort konya escort kurtköy escort kuşadası escort maltepe escort mecidiyeköy escort mersin escort pendik escort samsun escort şirinevler escort şişli escort taksim escort ümraniye escort denizli escort diyarbakır escort istanbul escort nişantaşı escort

YASAL UYARI : Site içeriğinin kaynak ve link belirtilmeden yayınlanması yasaktır.